‘Altında Hamas’ın komuta merkezi olduğu gerekçesiyle’ abluka altında tutulan Şifa Hastanesi’ndeki durum gittikçe kötüleşiyor. Hastanelerdeki sivillerin zarar görmemesi adına oluşan uluslararası baskıya rağmen, henüz durumda bir değişiklik yok.
İsrail’in Gazze’de Hamas’a karşı başlattığı harekat devam ederken, bölgedeki hastanelerdeki durum her geçen gün daha vahim bir hal alıyor. Özellikle uluslararası kamuoyunun büyük dikkatini çeken ve İsrail tarafından altında Hamas karargahları olduğu gerekçesiyle abluka altında tutulan Şifa Hastanesi’nde şartlar oldukça zor. Tüm dünyanın yakından takip ettiği Şifa Hastanesi, çatışmaların merkezine oturmuş durumda.
Hastanelerdeki sivillerin zarar görmemesi adına oluşan uluslararası baskıya rağmen, henüz durumda bir değişiklik olmadı. ABD Başkanı Joe Biden, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “Umudum ve beklentim, hastanelere yönelik daha az müdahale olması” demiş, insani ara verilmesi yönünde bir çaba olduğunu belirtmiş ve “Bu yüzden biraz umutluyum ama hastanelerin korunması gerekiyor” ifadelerini kullanmıştı. İsrail ordusu, karmaşıklığın farkında olduğu ancak Hamas’ın dokunulmazlık beklememesi gerektiği sözleriyle Biden’a cevap verdi.
Toplu mezar kazıldı!
Şifa Hastanesi’nde bulunan Sağlık Bakanlığı Sözcüsü Eşref El-Kudra ise son 3 gün içinde 3’ü prematüre bebek olmak üzere 32 hastanın hayatını kaybettiğini aktardı. Bununla birlikte Gazze’deki Sağlık Bakanlığı, Şifa Hastanesi’nde bulunan cenazelerin dün hastane yerleşkesine kazılan toplu mezara defnedilmeye başlandığını duyurdu. Yaklaşık 170 kişilik bir toplu mezar kazıldığı öğrenildi.
Hastanedeki doktorlar ise Hamas’la ilgili iddiaları reddediyor ve hastaneyi terk etmeyeceklerini belirtiyor. Sınır Tanımayan Doktorlar (MSF), Şifa hastanesinde görev yapan bir cerrahla telefon görüşmesi gerçekleştirirken, cerrah, önce hastaların tahliye edilmesini talep ettiklerini, hastaları terk etmeyeceklerini söyledi.
Dünya Sağlık Örgütü ise, Gazze’deki hastanelerin yüzde 60’ından fazlasının servis dışı kaldığını açıkladı. Şifa Hastanesi’nin etrafı İsrail tanklarıyla çevrili ve ulaşım mümkün değil. İsrail’in hastaneye yakıt ulaştırma girişimi yetersiz bulunmuştu. Hastanede elektrik kesik ve yakıt kalmadı. Bu durum, hastanedeki binlerce kişinin hayatını tehdit ediyor. Hastaneden ayrılma girişimlerinin de başarısız olduğu ifade ediliyor.
Çadır kente döndü
Gazze’nin kuzeyindeki bölgelerden ayrılanlar için güneydeki Han Yunus kentinde çadır kentler kuruluyor. Evlerini terk etmek zorunda kalan yaklaşık 1,6 milyon Filistinli zorlaşan hava şartları nedeniyle sıkıntı yaşıyor. İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF), 5 Kasım’dan itibaren 200 bin Gazzelinin IDF’in açtığı tahliye koridorlarını kullanarak güneye gittiğini açıkladı. IDF, “Gazzeli sivilleri güvenlikleri için geçici olarak güneye taşınmaya teşvik etmeye devam ediyor” denildi. IDF Sözcüsü Yarbay Peter Lerner ise, çatışmaların başından bu yana Gazze Şeridi’nin kuzey bölgelerinden 1 milyondan fazla kişinin tahliye edilmiş olabileceğini söyledi.
İsrail: Çocuk hastanesinde silah deposu bulduk
Gazze’deki hastanelerle ilgili tartışma devam ederken, İsrail Savunma Kuvvetleri konuyla ilgili bir video yayınladı. Rantisi Çocuk Hastanesinde çekildiği belirtilen videolarda, bodrum katında ele geçirilen silahlar, bombalar ve intihar yelekleri gösterilirken, Hamas’ın hastaneyi kullanarak saldırılar gerçekleştirdiği öne sürüldü. Hastanede Hamas’ın 7 Ekim saldırılarında kullandığı öne sürülen bir motosiklet bulunurken, tespit edilen tünelin hastaneden Hamas komutanının evine uzandığı belirtildi. İsrail ordu yetkilisi, bulunan bebek biberonunu da göstererek bazı kadın rehinelerin bir süre burada tutulduğunu belirtti.
‘Anlaşma yakın’ iddiası
Gazze’de bir insani ara verilmesi ve rehinelerin kurtarılması amacıyla gerçekleştirilen diplomatik çabalar devam ederken, konuyla ilgili somut gelişmeler yaşandığı öne sürülüyor.
ABD merkezli The Washington Post gazetesi, 7 Ekim’de Hamas tarafından kaçırılan kadın ve çocukların çoğunu serbest bırakacak bir rehine anlaşmasına yakın olunduğunu yazdı. İsmi açıklanmayan üst düzey bir İsrailli yetkili, 7 Ekim’de kaçırılan İsrailli kadın ve çocukların çoğunu serbest bırakacak bir rehine anlaşmasına yakın olduklarını açıkladı. Yetkili, son detayların çözülmesi halinde anlaşmanın birkaç gün içinde açıklanabileceğini dile getirdi. Geçici anlaşma ile İsrailli kadın ve çocukların gruplar halinde, İsrail hapishanelerinde tutulan Filistinli kadın ve gençlerle eş zamanlı olarak serbest bırakılmasını ön gördüklerini dile getirdi. Ayrıntıların birkaç gün içinde açıklanması bekleniyor. ABD Başkanı Joe Biden da Hamas’ın elinde tuttuğu 200’den fazla rehinenin bırakılacağına inandığını belirterek “Biraz daha dayanın, geliyoruz” dedi.
Hamas’tan yapılan açıklamada da, İsrail’in 5 günlük ateşkes ilan etmesi karşılığında Gazze’deki 70 kadar kadın ve çocuk rehinenin serbest bırakılmasını Katarlı arabulucularla görüşüldüğü açıklandı. İsrail’den gelen resmi açıklamalar, 240 rehinenin tamamı serbest bırakılana kadar ateşkes ihtimali olmadığı şeklindeydi. Katar’da yürütülen görüşmelerde Katar Başbakanı Muhammed bin Abdulrahman bin Jassim al-Thani; CIA Direktörü William J. Burns ve Mossad Direktörü David Barnea’nın bulunduğu öne sürülüyor.
Rehine yakınları yürüyüşe başladı
İsrail’de yakınları Hamas tarafından kaçırılan çok sayıda kişi Tel Aviv’den Kudüs’e bir protesto yürüyüşüne başladı. 5 gün sürecek eylemle yakınları, rehinelerin kurtarılması amacıyla Başbakan Binyamin Netanyahu’ya baskı yapmayı hedefliyor. Son olarak rehine olarak tutulan 19 yaşındaki bir kadın askerin öldüğü açıklanmıştı. İsrail, Hamas’ın 7 Ekim’de 240’tan fazla rehine aldığını açıklamıştı.
Gazzelileri ‘Avrupa alsın’
İsrail’in Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, Gazze’deki Filistinlilerin gönüllü olarak başka ülkelere göç etmesinin ‘doğru insani çözüm’ olduğunu iddia etti. “Gazzelilerin gönüllü olarak göç etmesi ve dünya ülkelerinin onları kabul etmesinin, Yahudilerin ve Arapların acılarını bitirecek insani bir çözüm olduğunu” ileri süren Smotrich, bunun 75 yıldır süren mültecilik, yoksulluk ve tehlikelerin ardından Gazze ve bölge sakinleri için ‘doğru insani çözüm olduğunu’ öne sürdü.
‘Kazanamazsak sıra Avrupa ve ABD’ye gelir’
İsrail Başbakanı Netanyahu ABD medyasına yaptığı açıklamada, “Eğer şimdi kazanamazsak, sırada Avrupa ve siz varsınız. Ve biz kazanmak zorundayız” cümlesinin altını çizdi. “İran tarafından kontrol edilen bir terör ekseni olduğunu görebilirsiniz. Bunun karşısında ise İsrail, modern Arap devletleri ve tabii ki ABD, yani medeni ülkeler var” diyen Netanyahu, “Medeniyet güçleri bu barbarları yenmelidir, aksi takdirde bu barbarlık yayılacak ve dünyanın geri kalanını yutacaktır” ifadelerini kullandı.
Fidan’dan BM’ye Gazze telefonu
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, BM Genel Sekreterinin Ortadoğu Barış Süreci Özel Koordinatörü Tor Wennesland ile telefonda görüştü. Gazze’deki insanlık dramının ele alındığı görüşmede Fidan, yaşananların iki devletli çözümü hayata geçirmenin şart olduğunu herkese gösterdiğini vurguladı.
Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgiye göre Fidan, Filistin meselelerinin çözümünün, BM kararları ve kabul edilen uluslararası parametreler çerçevesinde mümkün olabileceğini hatırlatarak, “Acilen tam ateşkes sağlanmalı. Akabinde de kalıcı ve adil bir barışın tesisi için harekete geçilmeli” dedi. Yaşanan insani trajedinin kabul edilemez olduğuna dikkati çeken Dışişleri Bakanı Fidan, Gazze’ye insani yardımların kesintisiz biçimde ulaştırılması için daha fazla çaba gösterilmesi gerektiğini belirtti. ● ANKARA Milliyet
Schengen’e dijital başvuru dönemi
Avrupa Birliği’nin (AB) yürütme organı olan Avrupa Komisyonu, Schengen vizesi başvurularının dijital ortamda yapılabilmesini sağlayan düzenlemeyi onayladı. AB’nin gerekli altyapıyı hazırlamasının ardından aralarında Türkiye’nin de bulunduğu, Schengen vizesine tabi ülkelerin vatandaşlarının belirli koşullar dışında konsolosluk ya da büyükelçiliklere gitmeden internet üzerinden vize başvurusunda bulunabileceği belirtildi. Dijital başvuruların vize taleplerine daha hızlı bir şekilde yanıt verilmesinin yanı sıra sahtecilik riskini de azaltarak 27 Avrupa ülkesinin yer aldığı Schengen bölgesinin güvenliğini de artıracağı ifade edildi. BBC’nin haberine göre, yeni yasal düzenleme, AB Resmi Gazetesi’nde yayımlandıktan 20 gün sonra yürürlüğe girecek. Yasanın yürürlüğe girmesiyle birlikte, Avrupa Komisyonu tarafından bir vize başvuru platformu oluşturulacak. Bazı istisnai durumlar dışında Schengen vizesi başvuruları, tek bir internet sitesi üzerinden yapılacak. Başvuruların 2026’dan itibaren başlaması öngörülüyor. 5 yıllık geçiş döneminin ardından tüm AB üye ülkeler 2031’de dijital başvuru sistemini kullanmaya başlayacak.